31 Aralık 2015 Perşembe

Dış açık hızla daralıyor, sevinsek mi üzülsek mi?

Dış ticaret açığı Kasım ayında 4,2 milyar dolar ile geçen yılın aynı ayının çok altında  gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayında verilen açık 8,3 milyar dolar düzeyindeydi. İhracat, Kasım ayında yıllık bazda %10.2 azalışla 11,7 milyar dolar olurken, azalış oranındaki gerçekleşmenin TİM öncü verilerine göre daha sınırlı olmasında bu yıl altın ihracatının 102mn dolara yükselmesi (geçen yıl 30mn dolar) etkili oldu. İthalat ise %25.3 azalışla 16,0 milyar dolar düzeyinde oluştu. Böylece, beklendiği gibi yıllık dış ticaret açığı sert düşüş göstererek 65,5 milyar dolar ile Ekim 2010’dan beri en düşük düzeyine indi. Dış ticaret açığının gelecek ay da baz etkisi ve enerji ithalatının düşüklüğü nedeniyle gerileme eğilimini sürdürmesi beklenebilir.

Dış ticaret dengesini enerji grubu yine çok olumlu etkilemeye devam ederken, altın grubunun etkisi de çok olumlu oldu. Altın ithalatının Kasım ayında ($234mn) geçen yıla gore ($2 milyar) düşük kalması ve ihracatının geçen yılın üzerinde olması nedeni ile, altın ticaretinin yıllık dış ticaret açığına getirdiği iyileşme 1,8 milyar dolar olurken, ilk onbir ay sonundaki toplam iyileşme ise 7,6 milyar dolara yükseldi. 2012 yılında altın dış ticareti dengesi 5,7 milyar dolar fazla, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık ve geçen yıl ise yine 3,9 milyar dolar açık vermişti. Enerji ithalatı ise sert düşüş eğilimini korurken, Ocak-Kasım döneminde enerji ithalatında toplam düşüş ise 15,6 milyar dolar oldu. Böylece son 12 aylık enerji ithalatı da 39,2 milyar dolara gerilemiş oldu.

İthalat alt gruplarından gelen sinyaller üretim, iç talep ve yatırımlar gibi büyüme bileşenleri açısından ise olumsuz bir tablo çizdi. Sermaye malı ithalatı (%11.4) ve tüketim malı ithalatı (%6.3) önceki ayın aksine yıllık bazda daralırken, ara malı ithalatı yıllık bazda %31 ile çok sert daraldı, özellikle yatırım ve tüketim eğiliminde önceki aylara göre daha olumsuz bir tablo çizdi. Ayrıca, sanayi üretimi açısından öncü olduğunu düşündüğümüz enerji ve altın hariç ara malı ithalatının hem önceki aya göre azaldığını hem de yıllık bazda daralışının arttığını görüyoruz. Bu durum, Kasım ayı için yıllık %0.0-1.0 artış aralığında olan sanayi üretimi ön tahminimizde risklerin dengeli olduğunu düşündürdü.  

Dış açık için Aralık sinyalleri henüz karışık; ihracat daralışı tekrar hızlanırken, enerji ithalatı ise düşmeye devam edecektir. İhracatçı birliklerinin öncü verilerinden izlediğimiz kadarıyla, Aralık ayı TİM öncü ihracat (altın hariç) verisi yıllık bazda yine düşüş (%12) görülebileceğini düşündürmektedir. Buna karşılık, altın ticareti kaynaklı lehte baz etkisi sınırlı görünmektedir. Ayrıca, enerji ithalatının olumlu etkisi Aralık’ta da gözlenmeye devam edilecektir. Daha net bir görünümü 4 Ocak’ta açıklanacak gümrük verilerinden edinmeyi bekliyoruz.   

Dış ticaret verisinden sonra, Kasım ayında cari denge 2,2 milyar dolar açık verebilir diye düşünmekteyiz. Geçen yılın aynı ayında cari açık 5,8 milyar dolardı. Bu şekilde gelirse, son 12 aylık cari açık 34,6 milyar dolar düzeyine düşecek. Orta Vadeli Program’da %3.0 büyüme beklentisi ile 36,7 milyar dolar cari açık öngörülmüştü. Düşüş eğiliminin 2015 yılının son ayında da devam edeceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda, geçen ay revize ettiğimiz yılsonu cari işlemler açığı tahminimiz olan 35,0 milyar dolar  üzerinde risklerin aşağı yönlü kalmaya devam ettiğini düşünüyoruz.  


Cari açığın birincil belirleyicisi olan dış ticaret dengesinde 2015 yılı ve sonrası için yeni bazı risklere rağmen beklentiler olumlu tarafta kalmaya devam ediyor. Son dönemde petrol fiyatlarının yeniden düşüş eğilimine geçmesi ile halen 40 dolar seviyesinin bile altında olması sayesinde 2015 ve 2016 yılı dış dengesi açısından olumlu etkileri güçlü bir şekilde gözlenmeye devam edilecektir. Buna karşılık, son yıllarda altın ithalat ve ihracatı faktörlerinin artan etkisi ve enerji fiyatlarındaki oynaklıklar nedeniyle manşet dış açık verileri yerine enerji ve altın hariç dış ticaret açığının seyrini takip etmeyi tercih ediyoruz ki, geçen yılın tamamında azalan bu verinin Şubat-Temmuz döneminde gözlenen yükselişten sonra Ağustos-Kasım döneminde tekrar düşüşe geçmesini büyüme açısından olumsuz ancak cari açık açısından olumlu bir gelişme olarak görmekteyiz. Söz konusu göstergede, genel olarak, daralmanın mevcut duruma göre şiddetlenmesini büyüme açısından olumsuz bir gelişme olarak okurken, tekrar yükseliş eğilimine geçmesi de yeniden dengelenme açısından risk olarak izlemekteyiz. Öte yandan, gelişmiş ülkelerin (özellikle AB) büyüme hızlarında görülen yavaşlama ve Rusya pazarındaki mevcut daralmanın iki ülke arasındaki ambargo uygulamasına kadar varan gerginlikle devam etmesi ise dış dengede daha belirgin iyileşmeyi sınırlandıran faktör olarak etki etmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder