Dış ticaret açığı Kasım
ayında 4,2 milyar dolar ile geçen yılın aynı
ayının çok altında gerçekleşti. Geçen
yılın aynı ayında verilen açık 8,3 milyar dolar düzeyindeydi. İhracat, Kasım
ayında yıllık bazda %10.2 azalışla 11,7 milyar dolar olurken, azalış oranındaki
gerçekleşmenin TİM öncü verilerine göre daha sınırlı olmasında bu yıl altın
ihracatının 102mn dolara yükselmesi (geçen yıl 30mn dolar) etkili oldu. İthalat
ise %25.3 azalışla 16,0 milyar dolar düzeyinde oluştu. Böylece, beklendiği gibi
yıllık dış ticaret açığı sert düşüş göstererek 65,5 milyar dolar ile Ekim 2010’dan
beri en düşük düzeyine indi. Dış ticaret açığının gelecek ay da baz etkisi ve
enerji ithalatının düşüklüğü nedeniyle gerileme eğilimini sürdürmesi
beklenebilir.
Dış
ticaret dengesini enerji grubu yine çok olumlu etkilemeye devam ederken, altın
grubunun etkisi de çok olumlu oldu. Altın ithalatının Kasım
ayında ($234mn) geçen yıla gore ($2 milyar) düşük kalması ve ihracatının geçen
yılın üzerinde olması nedeni ile, altın ticaretinin yıllık dış ticaret açığına
getirdiği iyileşme 1,8 milyar dolar olurken, ilk onbir ay sonundaki toplam
iyileşme ise 7,6 milyar dolara yükseldi. 2012 yılında altın dış ticareti
dengesi 5,7 milyar dolar fazla, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık ve geçen
yıl ise yine 3,9 milyar dolar açık vermişti. Enerji ithalatı ise sert düşüş
eğilimini korurken, Ocak-Kasım döneminde enerji ithalatında toplam düşüş ise 15,6
milyar dolar oldu. Böylece son 12 aylık enerji ithalatı da 39,2 milyar dolara
gerilemiş oldu.
İthalat alt
gruplarından gelen sinyaller üretim, iç talep ve
yatırımlar gibi büyüme bileşenleri açısından ise olumsuz bir tablo çizdi. Sermaye
malı ithalatı (%11.4) ve tüketim malı ithalatı (%6.3) önceki ayın aksine yıllık
bazda daralırken, ara malı ithalatı yıllık bazda %31 ile çok sert daraldı, özellikle
yatırım ve tüketim eğiliminde önceki aylara göre daha olumsuz bir tablo çizdi.
Ayrıca, sanayi üretimi açısından öncü olduğunu düşündüğümüz enerji ve altın
hariç ara malı ithalatının hem önceki aya göre azaldığını hem de yıllık bazda daralışının
arttığını görüyoruz. Bu durum, Kasım ayı için yıllık %0.0-1.0 artış aralığında
olan sanayi üretimi ön tahminimizde risklerin dengeli olduğunu düşündürdü.
Dış
açık için Aralık sinyalleri henüz karışık; ihracat daralışı tekrar hızlanırken,
enerji ithalatı ise düşmeye devam edecektir. İhracatçı birliklerinin
öncü verilerinden izlediğimiz kadarıyla, Aralık ayı TİM öncü ihracat (altın
hariç) verisi yıllık bazda yine düşüş (%12) görülebileceğini
düşündürmektedir. Buna karşılık, altın ticareti kaynaklı lehte baz etkisi sınırlı
görünmektedir. Ayrıca, enerji ithalatının olumlu etkisi Aralık’ta da gözlenmeye
devam edilecektir. Daha net bir görünümü 4 Ocak’ta açıklanacak gümrük
verilerinden edinmeyi bekliyoruz.
Dış ticaret verisinden
sonra, Kasım ayında cari denge 2,2 milyar dolar açık verebilir
diye düşünmekteyiz. Geçen yılın aynı ayında cari açık 5,8
milyar dolardı. Bu şekilde gelirse, son 12 aylık cari açık 34,6 milyar dolar
düzeyine düşecek. Orta Vadeli Program’da %3.0 büyüme beklentisi ile 36,7 milyar
dolar cari açık öngörülmüştü. Düşüş eğiliminin 2015 yılının son ayında da devam
edeceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda, geçen ay revize ettiğimiz yılsonu cari işlemler
açığı tahminimiz olan 35,0 milyar dolar üzerinde risklerin aşağı yönlü kalmaya devam
ettiğini düşünüyoruz.
Cari açığın birincil
belirleyicisi olan dış ticaret dengesinde 2015 yılı ve
sonrası için yeni bazı risklere rağmen beklentiler olumlu tarafta kalmaya devam
ediyor. Son dönemde petrol fiyatlarının yeniden düşüş eğilimine
geçmesi ile halen 40 dolar seviyesinin bile altında olması sayesinde 2015 ve
2016 yılı dış dengesi açısından olumlu etkileri güçlü bir şekilde gözlenmeye
devam edilecektir. Buna karşılık, son yıllarda altın ithalat ve ihracatı
faktörlerinin artan etkisi ve enerji fiyatlarındaki oynaklıklar nedeniyle
manşet dış açık verileri yerine enerji ve altın hariç dış ticaret açığının
seyrini takip etmeyi tercih ediyoruz ki, geçen yılın tamamında azalan bu
verinin Şubat-Temmuz döneminde gözlenen yükselişten sonra Ağustos-Kasım
döneminde tekrar düşüşe geçmesini büyüme açısından olumsuz ancak cari açık
açısından olumlu bir gelişme olarak görmekteyiz. Söz konusu göstergede, genel olarak, daralmanın
mevcut duruma göre şiddetlenmesini büyüme açısından olumsuz bir gelişme olarak
okurken, tekrar yükseliş eğilimine geçmesi de yeniden dengelenme açısından risk
olarak izlemekteyiz. Öte yandan, gelişmiş ülkelerin (özellikle
AB) büyüme hızlarında görülen yavaşlama ve Rusya pazarındaki mevcut daralmanın iki
ülke arasındaki ambargo uygulamasına kadar varan gerginlikle devam etmesi ise
dış dengede daha belirgin iyileşmeyi sınırlandıran faktör olarak etki
etmektedir.