n Yılın üçüncü çeyreğinde milli gelir büyüme
oranı %4.0 ile beklentilerin çok üzerinde gerçekleşirken, ilk üç çeyrek sonunda
büyüme hızı %3.4’e yükseldi. 2015 yılının üçüncü
çeyreğinde büyüme hızı %4.0 ile %2.7 düzeyindeki ortalama beklenti ve %2.4 olan
beklentimizin üzerinde gelirken, önceki çeyrek büyümelerinde revizyon yapılmadı.
Ekim ayında açıklanan yeni OVP'de 2015 yılı büyüme tahmini %3.0 olarak
belirlenmiş, son beklenti anketinde piyasa ortalama beklentisi ise aynı düzeyde
oluşmuştu.
n Büyüme
trendinin gücüne ilişkin gösterge pozitif bölgede kalırken, önceki çeyreğe göre
hafif yavaşlamaya işaret etti. Mevsim ve takvim
etkilerinden arındırılmış çeyrekten çeyreğe büyüme %1.3 düzeyinde
gerçekleşirken, ulaşılan nokta yeni tarihi en yüksek seviyeye de işaret etti. Önceki
çeyrekte %1.4 artış gözlenmişti. Trend analizlerinde genellikle son çeyrekte
gerçekleşen çeyrekten çeyreğe büyüme hızı yıllıklandırılarak (sequential
growth) değerlendiriliyor. Dolayısı ile, %5.3 düzeyindeki yıllıklandırılmış
büyüme 2015 yılına güçlü bir momentum ile devam edildiğini düşündürdü.
n Üretim
yöntemiyle hesaplanan GSYH verileri, lokomotif sektörler olarak tarım ve hizmetleri
öne çıkarmakta. İktisadi faaliyet kollarına göre sabit
fiyatlarla gerçekleşen yıllık büyüme oranları üçüncü çeyrekte ana sektörler
için; Tarım (%11.1), İmalat Sanayi (%1.3), İnşaat (%1.9), Hizmetler (%5.0), Ticaret
(%0.4), Ulaştırma (%2.3) ve Finans-Sigorta Faaliyetleri (%13.8) şeklinde
oluştu.
n Harcamalar
yöntemiyle hesaplanan GSYH verileri ise, yurtiçi tüketimin bir miktar hız
kestiğini, dış talebin ise ufak da olsa büyümeye katkı yaptığını yansıttı.
Harcamaların ana harcama gruplarına göre dağılımına bakıldığında ise; yurtiçi
tüketim (%3.4), devletin nihai tüketim harcamaları (%7.8), devletin yatırım harcamaları
(%0.5), özel yatırımlar (-%0.7), mal-hizmet ihracatı (-%0.6) ve mal-hizmet
ithalatı (-%1.0) yıllık değişim gösterdiği izleniyor.
n Harcama
grupları arasından büyümeye en yüksek katkının yurtiçi tüketim ve stok
birikiminden geldiği izleniyor. Yılın üçüncü çeyreğinde
büyümeye yüzde puan olarak katkılara göre bakıldığında; yurtiçi tüketim (+2.2),
devletin nihai tüketim harcamaları (+0.8), devletin yatırım harcamaları (0.0),
özel yatırımlar (-0.1), stok değişimleri (+1.0) ve net ihracat (+0.1) olarak
gerçekleştiği gözleniyor.
n Özel
yatırımlar dört çeyrek aradan sonra tekrar daralırken, dış talep üç çeyrek
sonra büyümeye katkı yaptı. Üçüncü çeyrekte %0.7 gibi sınırlı
bir oranda azalan özel yatırım harcamaları önceki dört çeyrekte de sırası ile %11.3,
%2.1, %0.6 ve %2.2 oranında büyüme göstermişti. Bu bağlamda, büyüme
kompozisyonu ve büyümenin sürdürülebilirliği açısından olumsuz bir gelişme
olarak kaydedilebilir. Ayrıca bu eğilimin artan jeopolitik riskler ile küresel
ekonomi ve piyasalardaki dalgalanmaların oluşturduğu belirsizlik ortamında devam
edebileceğine ilişkin endişeler bir hayli fazladır. Öte yandan, önceki üç çeyreğin
aksine, net dış talebin büyümeyi artıran bir unsur olarak çalıştığı
görülmektedir. Son çeyrek öncü verileri, iç talebin güç kaybettiğini, ihracatın
ise daha sınırlı gerilemeye devam ettiğini gösterdiğinden bu eğilimin devam
edebileceğini düşündürmektedir. Öte yandan, toplam kamu harcamalarının
(tüketim+yatırım) büyümeye katkısının muhtemelen Kasım’da tekrarlanan genel
seçimlerle ilişkili olarak önceki çeyrek gibi 0.8 puan düzeyinde devam ettiğini
görüyoruz ki, bunu sürdürülebilir bulmuyor ve mali denge açısından sağlıklı görmüyoruz.
Büyümeyi önceki çeyrekte 2 puan aşağı çeken unsurlardan stoklardaki azalışın
ise tekrar artışş yönüne döndüğü ve büyümeyi olumlu etkilediğini görüyoruz.
n Önümüzdeki
dönem görünümünü ele aldığımızda; büyümenin 2015 yılının üçüncü çeyreğine benzer
olabileceğini düşünüyoruz. 2014 yılında %2.9 oranında OVP
tahminlerinin gerisinde kalan bir büyüme kaydedildikten sonra, 2015 yılının ilk
çeyreğinde de beklentilerin üzerinde olsa da %2.5 ile sınırlı kalan bir büyüme
oranı kaydedilmişti. İkinci çeyrekte ise büyüme %3.8’e doğru hızlanmış ve ilk
yarıdaki büyüme hızını %3.15’e taşımıştı. Üçüncü çeyrek gerçekleşmesi ise sanayide
öngörülen yavaşlamanın gerçekleşmesine karşılık tarım sektöründeki sürpriz
büyüme sayesinde beklentileri aşmış durumda. Öte yandan, son çeyreğin ilk
ayının (Ekim) güçlü sanayi üretim verileri büyümenin gücünü koruması anlamında
ümit verici bir gelişmeye sahne oldu. Öte yandan, son çeyrek görünümü açısından
diğer öncü göstergelere bakıldığında; Türkiye PMI endeksi mevsimsel düzeltilmiş
Ekim-Kasım ortalaması (50.2) önceki çeyreğe göre (49.4) hafif yüksek oluşurken,
MB Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) Ekim-Kasım ortalaması (107.0) da önceki
çeyreğe göre (102.0) yükselmiş, kapasite kullanımı ortalaması %74.9 ile önceki
çeyreğe (%75.0) göre çok hafif gerilemiş, tüketici güven endeksinde ise sert
artışlar gözlenmişti. İhracatın (TİM verileri) ise aynı dönemde yıllık bazda %6
civarı daralması dış talep açısından olumsuzluğa işaret ederken, otomotiv,
konut ve beyaz eşya satışları ise önceki
çeyreklere göre daha ılımlı artış eğilimindeydi.
n Sonuç
olarak, sanayi üretiminin son çeyreğe daha güçlü girmesi ve tarım sektöründe
öngörümüz üzerindeki büyüme nedeniyle, jeopolitik risklerin tırmanışa geçmesine
rağmen, 2015 yılı büyüme tahminimizi %2.9’dan %3.5’e yükseltiyoruz. Bu yıl için iç talepte (özel tüketim ve yatırım)
ılımlı bir toparlanma öngörümüzü gelişmeler doğrulamaya devam etse de, son
dönemde finansal koşullarda yaşanan sıkılaşmanın da etkisiyle yılın ikinci
yarısında kredi büyümesinin belirgin yavaşladığının görülmesi, iç talep
açısından olumsuzluğa işaret etmektedir. Ayrıca, Türkiye-Rusya gerginliğinin
karşılıklı ticari yaptırım uygulama aşamasına geçmesi de büyüme eğilimine
olumsuz yansıyacaktır. Ayrıca, ihracatın Ekim’de gözlenen sınırlı toparlanmayı
devam ettirememesi dış talep üzerindeki risklerin aşağı yönlü kalmayı
sürdürdüğünü göstermektedir. Buna karşılık, GSYH hesaplamasında önemli
belirleyiciliği olan sanayi üretiminin son çeyreğe beklediğimizden güçlü bir
giriş yapmasını yukarı yönlü bir risk olarak izlemekte ve geçen yıl büyümeyi
aşağı çeken tarım sektörünün ilk üç çeyrekte kaydettiği yüksek büyüme hızını
yılın son çeyreğinde de koruyacağını düşünmekteyiz. Bu bağlamda, 2015 yılı
büyüme tahminimizi %3.5 olarak revize ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder