16 Kasım 2015 Pazartesi

Ağustos Ayı Hanehalkı İşgücü Verilerine İlişkin Değerlendirmemiz

n TÜİK verilerine göre Ağustos ayında işsizlik oranı %10.1’e yükselirken, tarım-dışı işsizlik oranı da %12.4’e çıktı. Türkiye genelinde işsiz sayısı 2015 yılı Ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 114 bin kişi artarken, işsizlik oranı ise geçen yılın aynı ayı düzeyinde gerçekleşti. Tarım dışı işsizlik oranı ise geçen yıldan 0.1 puan yüksek  gerçekleşti. Önceki ay ise aynı oranlar sırası ile; %9.8 ve %12.0 düzeyindeydi. İşsizlik oranındaki artışın mevsimsellin gerektirdiği yönde (artış) ve boyutta gerçekleştiğini görüyoruz. Öte yandan, özellikle iç talebin seyri açısından önemli bir gösterge olarak izlediğimiz istihdamın yıllık artış hızının %3.2’ye ve tarım-dışı istihdamın yıllık artış hızının %3.1’e yükseldiğini görmekteyiz ki, manşet verilere göre bir miktar daha olumsuz bir tablo çizmektedir.

n İşsizlik ham verilerini sağlıklı değerlendirmek için dikkate almamız gereken bazı özellikler bulunmaktadır. Mevsim etkilerinden arındırılmamış verilerin tarihsel gelişimine bakıldığında, genellikle işsizlik oranının yılın en düşük noktasını Haziran ayında gördüğü, bu ayı takiben de Şubat ayına kadar yükseliş eğilimine girdiği bilinen bir gelişmedir, yani mevsimsellik söz konusu oranların gelişiminde önemli bir belirleyici olmaktadır. Bu nedenle işsizlik oranındaki yükselişin, mevsim etkilerinden arındırılmış verilerde gözlenip gözlenmediği trend açısından daha önemli bir unsur olmaktadır. Buna karşılık, istihdamın ekonomilerin gerek genişleme gerekse daralma dönemlerinde ancak bu döngü belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra belirgin değişim gösteren bir üretim faktörü olması bu verinin öncü bir gösterge olmaktan çok, ekonomik aktivitedeki değişimlerin hanehalkı üzerindeki etkilerini gecikmeli olarak yansıtan bir veri olduğunu unutmamamızı da gerektiriyor.

n Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı %10.4’de yatay kalırken, tarım-dışı işsizlik oranı da %12.5’de kaldı. Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı tarihi düşük seviyesini %8,1 ile Haziran 2012’de görmüş ve uzun süre yatay seyrettikten sonra 2013 yılında %9’a yükselmiş, bu döngüde gördüğü en yüksek seviye 2014 yılı Kasım ayında ulaştığı %10.6 olmuştu. Takip eden 5 aylık gerilemeden sonra ise Mayıs-Haziran artışlarıyla %10.4’e ulaşmıştı. Öte yandan, mevsimsellikten arındırılmış verilerde trend açısından istihdamdaki aylık değişimlerin daha fazla bilgi içerdiğini düşünüyoruz. Bize göre, aynen ABD verilerini piyasaların izlediği gibi, Türkiye’de de mevsimsellikten arındırılmış tarım-dışı istihdam aylık değişimi takip edilmelidir. Bu şekilde bakıldığında, Türkiye ekonomisinde 2012-2013 yıllarında aylık ortalama 70 bin kişilik güçlü sayılamayacak bir tarım-dışı istihdam yaratılmış, benzer şekilde 2014 yılında ortalama aylık artış 78 bin kişiyle önceki iki yıla yakın gerçekleşmişti. Bu yıl ise, tarım-dışı istihdamda, ilk çeyrekte ortalama aylık 50 bin kişilik zayıf artıştan sonra ikinci çeyrekte ortalama aylık 54 bin kişilik artışla sınırlı bir hızlanma gözlenmişti. Üçüncü çeyreğin ilk ayı olan Temmuz’da 83 bin kişilik istihdam artışı kaydedilmişti. Ağustos’ta ise 70 bin kişilik istihdam kaybı gözlendi. Diğer taraftan, mevsimsellikten arındırılmış işgücüne katılım oranı önceki ayki tarihi zirvesinden bir miktar gerilemiş, bir yandan işsizlik oranındaki artışı sınırlayan bir etken olarak çalışırken, bir yandan da iş bulma ümidinin hafif azaldığını düşündüren bir gelişme olmuştur. 

n Tarım-dışı istihdam artışında hizmetler sektörü lokomotif olmayı sürdürüyor, sanayide ise istihdam kaybı var. Tarım dışı sektörlerde istihdam edilenlerin sayısında bir önceki yılın aynı dönemine göre gözlenen 623 bin kişi artışın, 567 bini hizmetler sektörü ve 61 bini inşaat sektörü kaynaklı olurken, sanayi sektöründe 5 bin kişilik istihdam azalışı gözlenmiştir. Bu görünüm hiç de şaşırtıcı değildir, GSYH verilerine göre hizmetler sektörü 2014’de %4.1 büyüdükten sonra bu yıl ilk yarıda da %4.1 oranında büyüme göstermiştir.


n Önceki aylarda işgücü piyasasında gözlenen bozulma eğilimine ilave bir derinleşme gelmese de, büyümeye ilişkin gelişmelere bakıldığında önümüzdeki dönemde bunun gözlenmesi daha olası görünmektedir. 2014 yılında büyüme %2.9 ile potansiyel büyüme oranının altında kalmış, bu yılın ilk yarısında ise sınırlı bir hızlanma ile %3.1 gibi yetersiz bir büyüme hızıyla devam edilmektedir. Ayrıca, üçüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler ve sanayi üretiminin görünümü büyüme hızının %2.5 civarına yavaşlayacağına işaret etmektedir. Bu durum ise istihdamda aşağı yönlü bir seyrin hakim olabileceğini düşündürmektedir.   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder