Tarım-dışı
istihdam verisi dört faiz artırımı içeren Fed’in baz senaryosunu güçlendirdi, ama
esas belirleyici enflasyon olacak. Geride bıraktığımız 2016
yılının ilk haftasında, yılın ilk işlem gününde Çin borsasında yaşanan ve
işlemlerin durdurulmasına kadar varan sert düşüşlerin etkisi altında küresel
piyasaların son yılların en kötü yıl başlangıcını yaptığı izlendi. Tüm
piyasaların bu kadar fazla etkilenmesi ise Çin borsasında işlemlerin
durdurulması ile bu piyasadan çıkış yapamayan fonların diğer varlıklarda satışa
geçerek riski azaltma çabalarına bağlandı. Gelişmiş (AC) ve Gelişmekte Olan (EM)
piyasalar borsalarının nerdeyse tamamı haftalık bazda %6-7 kayıpla kapatırken, Çin
borsasında düşüş %10’a ulaştı. Petrol ve petrol dışı emtia fiyatlarında düşüş
eğilimi hız kesmeden devam ederken, Brent petrol 33 dolara kadar geriledi. ABD
Doları ise, gelişmiş ülke para birimlerine karşı cuma günkü tarım-dışı istihdam
verisine kadar sakin seyrederken beklentilerden yüksek gelen istihdam verisi
sonrası güçlenme eğilimindeydi. Dolar önde gelen EM para birimlerine karşı ise
zaten hafta başından beri değer kazanma eğilimindeydi, haftalık değişim
ortalama olarak %2-3 aralığında gerçekleşti. Veri açısından çok yoğun akışa
sahne olan haftada; PMI endeksleri ABD’de beklentilerin altında, Euro
Bölgesinde ise beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Dünyadaki tüm PMI
endekslerinin konsolide edildiği Global PMI endeksi de yılı düşüşle kapadı ve
büyüme görünümü açısından endişeleri artırdı. Haftanın en merakla beklenen verisi
tarım-dışı istihdamda ise Aralık ayı artışı (292 bin) en yüksek beklentinin
bile üzerinde gerçekleşti. İşsizlik oranının %5’in altına inmesini ise işgücüne
katılım oranının artması engelledi. Haftalık kazanç verisinin yıllık artışı da
%2.5 gibi güçlü bir seviyeye yükseldi. Bu gerçekleşmelerin Fed’in baz
senaryosunu güçlendirdiğini düşünüyoruz. Hafta içinde önde gelen FOMC
üyelerinden Fischer’ın da belirttiği gibi 2016 yılında 4 adet faiz artışı
yapılması resmin içine girmiş görünüyor. Ancak, istihdamda güçlü eğilimin zaten
bir süredir yakalanmış olması nedeni ile piyasanın önümüzdeki dönemde enflasyon
verilerine daha fazla hassasiyet göstermesini beklemekteyiz. Sıkça
vurguladığımız gibi, yeni veri akışının güçlü seyretmesi durumunda, faiz
patikasının da düşünülenden farklı şekillenebileceği endişesi piyasalarda dalgalanma
getirebilecektir. Fed’in güçlü istihdam verisine rağmen 27 Ocak toplantısında
faiz artışını pas geçmesini beklerken, Şubat ayında da toplantısı olmadığı için
16 Mart FOMC toplantısında faizlere ilişkin alınacak kararın baz senaryoların
(Fed baz senaryosu yıl içinde 4 artışa piyasa beklentisi ise en fazla 2 ya da 3
artışa işaret etmekte) güncellenmesi açısından da belirleyici olmasını
beklemekteyiz
AB’de
beklentilerin altında kalan enflasyon ECB’nin yılın ilk toplantısında yeni
arayışlara yönelme olasılığını artırdı. ECB açısından 21 Ocak
tarihindeki toplantısına kadar takip edilecek en önemli verilerden biri olan
Aralık ayı enflasyon verisi, yıllık bazda %0.4’e yükseliş beklentisinin aksine %0.2’ye gerileme
gösterdi. Bu durumun ECB’yi yeni arayışlara yöneltme ihtimalini artırdığını
düşünüyoruz. Aralık toplantısında açıklanan kararların yarattığı hayal kırıklığının,
yılın ilk ECB toplantısında, doğrudan alınacak ilave genişleme kararları veya
buna ilişkin daha güçlü sinyallerle giderilebileceğini düşünüyoruz. Bu
bağlamda, ECB toplantısına kadar Euro baskı altında kalmaya devam edecektir.
Geçen hafta 1.0750’ye kadar gerileyen parite
açısından, kritik seviyenin 50 günlük hareketli ortalama olan 1.0820 civarı
olacağını düşünmekteyiz. Buranın aşağısında kalınmaya devam edilirse, Kasım
sonu denenen 1.05 seviyeleri tekrar resmin içine girebilir. Aksi takdirde, 1.0800-1.1050
aralığı geçerli olacaktır.
Veri
açısından yoğun olmayan haftada, ABD’de perakende satış verisi ve Euro
Bölgesinde Draghi’nin Brüksel konuşması öne çıkacaktır. Yukarıda
bahsettiğimiz fiyatlamalar açısından, 11-15 Ocak haftasında açıklanacak az
sayıda veri bulunmaktadır. ABD’de, Cuma günü açıklanacak olan perakende satış
Aralık sonuçları ve hafta boyunca bir çok FOMC üyesinin yapacağı konuşmalar öne
çıkmaktadır. Euro Bölgesi’nde ise Perşembe günü ECB Aralık toplantısı özetleri
ve aynı gün Draghi’nin konuşması ilgi çekecektir. Bu bağlamda, küresel piyasaların
bu hafta verilerden çok tarım-dışı istihdam verileri sonrası oluşan algılamaya bağlı
hareket etmesini bekleriz.
S.Arabistan-İran
gerginliği, Suriye barış planının uygulanmasını da zora sokabilir.
Piyasaların normal işleyişine ait olan yukarıdaki değerlendirmelerimiz dışında,
jeopolitik riskler açısından, 25 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleşecek Suriye barış
görüşmeleri öncesi taraflar tarafından ortaya konulan 18 aylık geçiş sürecini
içeren planın üzerindeki tartışmalar yakından izlenecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder