11 Ocak 2016 Pazartesi

Küresel ekonomi ve piyasalara ilişkin haftalık değerlendirmem

Tarım-dışı istihdam verisi dört faiz artırımı içeren Fed’in baz senaryosunu güçlendirdi, ama esas belirleyici enflasyon olacak. Geride bıraktığımız 2016 yılının ilk haftasında, yılın ilk işlem gününde Çin borsasında yaşanan ve işlemlerin durdurulmasına kadar varan sert düşüşlerin etkisi altında küresel piyasaların son yılların en kötü yıl başlangıcını yaptığı izlendi. Tüm piyasaların bu kadar fazla etkilenmesi ise Çin borsasında işlemlerin durdurulması ile bu piyasadan çıkış yapamayan fonların diğer varlıklarda satışa geçerek riski azaltma çabalarına bağlandı. Gelişmiş (AC) ve Gelişmekte Olan (EM) piyasalar borsalarının nerdeyse tamamı haftalık bazda %6-7 kayıpla kapatırken, Çin borsasında düşüş %10’a ulaştı. Petrol ve petrol dışı emtia fiyatlarında düşüş eğilimi hız kesmeden devam ederken, Brent petrol 33 dolara kadar geriledi. ABD Doları ise, gelişmiş ülke para birimlerine karşı cuma günkü tarım-dışı istihdam verisine kadar sakin seyrederken beklentilerden yüksek gelen istihdam verisi sonrası güçlenme eğilimindeydi. Dolar önde gelen EM para birimlerine karşı ise zaten hafta başından beri değer kazanma eğilimindeydi, haftalık değişim ortalama olarak %2-3 aralığında gerçekleşti. Veri açısından çok yoğun akışa sahne olan haftada; PMI endeksleri ABD’de beklentilerin altında, Euro Bölgesinde ise beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Dünyadaki tüm PMI endekslerinin konsolide edildiği Global PMI endeksi de yılı düşüşle kapadı ve büyüme görünümü açısından endişeleri artırdı. Haftanın en merakla beklenen verisi tarım-dışı istihdamda ise Aralık ayı artışı (292 bin) en yüksek beklentinin bile üzerinde gerçekleşti. İşsizlik oranının %5’in altına inmesini ise işgücüne katılım oranının artması engelledi. Haftalık kazanç verisinin yıllık artışı da %2.5 gibi güçlü bir seviyeye yükseldi. Bu gerçekleşmelerin Fed’in baz senaryosunu güçlendirdiğini düşünüyoruz. Hafta içinde önde gelen FOMC üyelerinden Fischer’ın da belirttiği gibi 2016 yılında 4 adet faiz artışı yapılması resmin içine girmiş görünüyor. Ancak, istihdamda güçlü eğilimin zaten bir süredir yakalanmış olması nedeni ile piyasanın önümüzdeki dönemde enflasyon verilerine daha fazla hassasiyet göstermesini beklemekteyiz. Sıkça vurguladığımız gibi, yeni veri akışının güçlü seyretmesi durumunda, faiz patikasının da düşünülenden farklı şekillenebileceği endişesi piyasalarda dalgalanma getirebilecektir. Fed’in güçlü istihdam verisine rağmen 27 Ocak toplantısında faiz artışını pas geçmesini beklerken, Şubat ayında da toplantısı olmadığı için 16 Mart FOMC toplantısında faizlere ilişkin alınacak kararın baz senaryoların (Fed baz senaryosu yıl içinde 4 artışa piyasa beklentisi ise en fazla 2 ya da 3 artışa işaret etmekte) güncellenmesi açısından da belirleyici olmasını beklemekteyiz

AB’de beklentilerin altında kalan enflasyon ECB’nin yılın ilk toplantısında yeni arayışlara yönelme olasılığını artırdı. ECB açısından 21 Ocak tarihindeki toplantısına kadar takip edilecek en önemli verilerden biri olan Aralık ayı enflasyon verisi, yıllık bazda %0.4’e yükseliş  beklentisinin aksine %0.2’ye gerileme gösterdi. Bu durumun ECB’yi yeni arayışlara yöneltme ihtimalini artırdığını düşünüyoruz. Aralık toplantısında açıklanan kararların yarattığı hayal kırıklığının, yılın ilk ECB toplantısında, doğrudan alınacak ilave genişleme kararları veya buna ilişkin daha güçlü sinyallerle giderilebileceğini düşünüyoruz. Bu bağlamda, ECB toplantısına kadar Euro baskı altında kalmaya devam edecektir. Geçen hafta 1.0750’ye kadar gerileyen  parite açısından, kritik seviyenin 50 günlük hareketli ortalama olan 1.0820 civarı olacağını düşünmekteyiz. Buranın aşağısında kalınmaya devam edilirse, Kasım sonu denenen 1.05 seviyeleri tekrar resmin içine girebilir. Aksi takdirde, 1.0800-1.1050 aralığı geçerli olacaktır.

Veri açısından yoğun olmayan haftada, ABD’de perakende satış verisi ve Euro Bölgesinde Draghi’nin Brüksel konuşması öne çıkacaktır. Yukarıda bahsettiğimiz fiyatlamalar açısından, 11-15 Ocak haftasında açıklanacak az sayıda veri bulunmaktadır. ABD’de, Cuma günü açıklanacak olan perakende satış Aralık sonuçları ve hafta boyunca bir çok FOMC üyesinin yapacağı konuşmalar öne çıkmaktadır. Euro Bölgesi’nde ise Perşembe günü ECB Aralık toplantısı özetleri ve aynı gün Draghi’nin konuşması ilgi çekecektir. Bu bağlamda, küresel piyasaların bu hafta verilerden çok tarım-dışı istihdam verileri sonrası oluşan algılamaya bağlı hareket etmesini bekleriz.


S.Arabistan-İran gerginliği, Suriye barış planının uygulanmasını da zora sokabilir. Piyasaların normal işleyişine ait olan yukarıdaki değerlendirmelerimiz dışında, jeopolitik riskler açısından, 25 Ocak’ta Cenevre’de gerçekleşecek Suriye barış görüşmeleri öncesi taraflar tarafından ortaya konulan 18 aylık geçiş sürecini içeren planın üzerindeki tartışmalar yakından izlenecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder